Yıllardır tüm tanıdıklarıma , dostlarıma iyi - kötü gün ayırmadan peşlerinde koştum. Birisi de çıkıp diyemez ki yanımda değildin. Allah çarpar... İstendiğimde yanlarındaydım gün olur mutlu günleri oldu aranmadım . Yine de sitem nedir bilmedim. Çok birşey değildi ki benim istediğim biraz vefa , biraz saygı , biraz adalet hepsi bu . Ne yazık ki biz kaybettik bu duyguları. Egoist olduk toplum olarak bir ben olamadım. Ben yırttım diyip sağı solu , dostunu kardeşini ezeni gördüm gözlerimle .Geçmişini unutanı gördüm.... Kendimi hırpaladım , gün oldu ailemi ezdim geçtim sonra bir bakmışım ki yalnızmışım .Bir bakmışım ki iş işten geçmiş salakmışım. Yüzler gülmeye başladıkça unutulmuşun. Acın meze olmuş sofralarda .Hayatlarına hayat , durgun sularına dalga kattığın kişilerin senle işi çoktan bitmiş. Seni hatırlamaz olmuş.
Düşünmüşünüz o ıssız gecelerde , ben nerde hata yaptım diye. Bulamazsınız hatalarınızı ya da hata yaratsanız bile inanamazsınız olanlara . Hayatın adaleti olmadığını bir tokat gibi yüzünüze çarpa çarpa anlamışınızdır. Sonra evdeki eşyalardan alırsınız intikamınızı . Resimleri kaldırırsınız tek tek , çünkü siz hep resimlerle anarken insanları sizin secereniz bile yoktur artık onun evinde. Değil evinde yüreğinde bile yoktur. Çünkü artık size ihtiyacı kalmamıştır. Gerçekleri unutmuş , yalanları gerçek yapmışlardır . Ve öyle bir inanmışlardır ki siz uzakdan şaşkın şaşkın kalmakla kalırsınız safça.
İşte bu yüzden siz siz olun haddinden fazla değer vermeyin. Sonra bir bakmışsınız ki okyanusun ortasında kalmış zavallı bir yelken gibi savruluyorsunuz bir oraya bir buraya. Bir zamanlar tüm size esen rüzgarlar artık size uğramaz olur . Yalnızlığınıza , vefasızlığa alıştırırsınız kendinizi. Yalan gülmeler kaplar etrafınızı , sizin yüreğiniz istese de kötüleşmez , yalan size uğramaz ama artık içinizden de gelmez birşey.
Yine söylüyorum siz siz olun önce , önce ve önce kendinizi düşünün . Siz başkalarını düşünüyorsunuz diye kimse size taç takmıyor bilakis alay konusu oluyorsunuz. Bir de hadlerini bildiremiyorsunuz . Gülüp geçiyorsunuz " tamam senin hayatın hep böyledi , sen yarattın bunları " diyip geçiyorsunuz. Gerçeği bir tek sizi ve Tanrı biliyor. Zaten kimsenin de gerçekle bir ilgilisi yok artık.
İyi yüreğinizi , vefanızı kaybetmemenizi , İstanbul'un sizi çiğ çiğ yememesini temenni ederim....
Sizin alınız al inandım
Morunuz mor inandım
Tanrınız büyük amenna
Şiiriniz adamakıllı şiir
Dumanı da caba
Ama sizin adınız ne
Benim dengemi bozmayınız
Bütün ağaçlarla uyuşmuşum
Kalabalık ha olmuş ha olmamış
Sokakta yitirmiş cebimde bulmuşum
Ama sokaklar şöyleymiş
Sokaklar şöyleymiş
Ağaçlar böyleymiş
Ama sizin adınız ne
Benim dengemi bozmayınız
Aşkımda değişebilir gerçeklerim de
Pırıl pırıl dalgalı bir denize karşı
Yan gelmişim diz boyu sulara
Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum
Hiç birinizle döğüşemem
Siz ne derseniz deyiniz
Benim bir gizli bildiğim var
Sizin alınız al inandım
Morunuz mor inandım
Ben tam kendime göre
Ben tam dünyaya göre
Ama sizin adınız ne
Benim dengemi bozmayınız