Betty'nin Hayatı

15 Aralık 2010 Çarşamba

Gülen gözlerimi geri istiyorum….


Uzun süredir dert ettiğim bir şey var . Eski resimlerimle son 3 yıldır resimlerim arasında büyük bir fark var gözlerimde…Gözlerim artık ışıldamıyor eskisi gibi . Parlamıyor gelecek güzel umutlara doğru. Ne kadar çabalasam da yok olmuyor eski resimlerimdeki gibi. Neden bu hale geldim ben anlamıyorum. Bu kadar mı yordu hayat beni , bu kadar mı küstüm insanlara , insanlar bu kadar mı dengesiz değişken….Aynı kişi ya da kişiler neden her gün başka , neden dostluk denen şeyler tamamen çıkar ilişkisiyle kardeş olmuş . Ben mi fazla fedakarım , dürüstüm yoksa dünyamı bu kadar sahte…. Neden benim herkese faydam dokunmuş ve neden şimdi herkes bir hava da ….


Ben o geleceğe ışıl ışıl bakan parlak gözlerimi özledim… Birisi gelsin o ışıltımı bana geri versin ne olur…Ben o parıl parıl parlayan yüzümü özledim , biri gelsin solgunluğumu , yorgunluğumu alsın şimdi ne olur.

Sevgiyle kalın…

12 Aralık 2010 Pazar

2011'e yaklaşırken....



Benim yaşlarımda olanlar hatırlarlar.Çocukluğumuzda 2000'li yıllara girişi çok büyütürdük gözümüzde. Ben 2000 yılından sonra herşeyin daha ışıl ışıl olacağını , kötülüklerin kaybolacağını falan düşünüyordum. Ne kadar safmışım .... Hatta 2000 senesine girdiğimiz yılbaşını hatırlarımda birşey değişmemişti tabiki.... Ama kendi adıma şunu diyebilirimki 2000'li senelerde benim gerçek anlamda hayat koşuşturmam ve yoğunluğun , buna bağlı olarak yorgunluğum başladı. Meğerse benim için 2000'li yıllar çok önemliymiş.
2001 yılında üniversiteden  mezun oldum. Aynı yıl ekonomik kriz patladı ve iş bulamazsam diye yüksek lisansa başladım. 2002 yılının başında ise hayatımın en güzel dönemlerinin geçtiği EPS'de işe başladım . Bu maceranın 6 yıl süreceğini , hele hele ömrümün en güzel dönemlerini EPS'de geçireceğimi asla tahmin edemezdim . 2002 yılında ailesel olarak büyük bir değişim yaşadım . Üzüldüm , dağıldım ama hiç yılmadım . Eps'nin bunda etkisi büyük tabi sağolsunlar. 2004 yılında yüsek lisansımı bitirdim.
2006 senesinde hayatımın aşkıyla karşılaştım daha doğrusu yanlış bir karşılaşmaymış ama olsun güzel günlerim oldu . 2007 senesinde çok mutluydum , 2007 senesinde yıkıldım aynı zamanda.2008 senesi üzüntüyle neşe , çabayla mutluluk iç içe geçti . Bunların yanında 2008 'de çok sevdiğim EPS'den çok sevdiğim insan için ayrıldım . Belki de ayrılıkların en kötüsüydü. 2008 'de ilk kez iş değiştirdim . 2008 işte insanların birbirinin yüzüne güldükleri ama arkadan iş çevirdikleri bankadaydım . 2008 Eylül 'de yıkıldım , dağıldım.... 2009 'a uyuyarak girdim hatta. 2009 'un ilk başlarında hayatımda  ilk kez şerefsiz ve kalpsizlerin  olduğunu gördüm . 2009 yılında ilk kez 6 ay işsiz kaldım . Güzel günlerdi sorumsuzca gezmek tozmak tembellik yapmak ama bir o kadar sıkıcı .... 2009 'da yeni bir işe girdim.... Yeni yeni şeyler öğrendim. 2010'da aynıydı sadece daha az gözyaşı döktüm....Ama hep aynı ... Şimdi 2010 'un bitmesine sayılı günler kaldı. 

Son 3 senemin pek iç açıcı olduğunu söyleyemem ama 2011'den ve özellikle 17 Temmuzdan :)))) çok şey bekliyorum .Ümidim kaybolmadı . Biliyorum 2011 benim senem olacak ....
Aslında 2011 senesi herkesin güzel senesi olsun.... Milletçe hepimiz gülelim... Üzüntüler , ayrılıklar , pazarsızlıklar bizi bulmasın , sevenler kavuşsun.... Herkes hayallerine ulaşsın...Kimse ağlamasın istiyorum....

10 Aralık 2010 Cuma

erkekler - kadınlar

Şu erkekler ne garip ...Aslında uzun zamandır üzüldüğüm durumlara son zamanlarda gülüyorum....
Yani erkekler ciddi bir ilişkim olmasın diye korkar olmuş...Kim bunları bu hale getirdi bilmiyorum ama ben erkek annelerinden şüpheleniyorum a dostlar :)) Birebir kendim yaşadığım ve çevremden duyduğum çok hikayeler var ve ben bu engin! :)  tecrübelerimi sizlerle madde madde paylaşmak istiyorum....Maddelerin ana başlığı olarak birçok manşet geliyor ben birkaç tanesini yazacağım birinde karar kılamadığım için ...Önce başlıklar :) KOMİK DURUMDAKİ ERKEKLER , BAKINCA ADAM SANDIĞINIZ AMA DİKKATLİCE BAKTIĞINIZDA EKO SES ÇIKARAN ERKEKLER ,ŞAPŞAL KIZLARI BİLE KANDIRMAYI BECEREMEYEN ERKEKLER , İŞ YERİNDE ÜST DÜZEY POZİSYONDA OLAN AMA ALT DÜZEY İNSAN BİLE OLAMAYAN ERKEKLER ....



1) Tatlım , balım , peteğim diyen erkekler :İstediklerini bu sıfatlarla süsleyen erkekler vardır. Bunlar bir cümle eksik kursalar amaçlarına ulaşacaklar ama şaşkınlıktanmıdır nedir direk taleplerini dile getirirler.... Ama bunlara iş yerinde sayın diye hitap edilir , birazcık düzgün erkek görünümündedir hatta çoğu pek efendi ve yakışıklıdır .Hani her kız annesinin keşke onla evlense dediği tipde erkeklerdir. Kızlar bu erkeklere bayılır ama sadece bayılmakla kalır çünkü bi numara olmayacağını bilirler. Erkeğin amacı bellidir . Bu tip erkekleri belki şu şekilde ayırt edebilirsiniz. Mesela birgün yemeğe çıktınız ay sizle bir samimi bir samimi sanırsınız sonsuza dek adam bi şekilde hayatınıda olacak. Ertesi gün olur , hafta olur , ay olur hiç ses çıkmaz kendisinden. Sonra aylar sonra tekrar biter dibinizde. Sizde hafif kin tutmayan , iyi kalpli bir kadınsanız unutrsunuz tüm olanları tekrar görüşürsünüz ama sonuç aynıdır.
2) Konuya çok ciddi başlayan erkekler : Bunlara da iş yerlerinizde sıkça rastlayabilirsiniz. Sizi "sen hayatımın aşkısın , huzurum yok ama senle ilgili hayaller kurunca mutlu oluyorum " gibi bir kadının ruhunu okşayan erkek tipleri.... Bunlar size gizli gizli mesaj atarlar , kendinizi  güvende hissetirirler ...Akşamları yatarken bir gülümsemeyle uyursunuz. .... Sonra bir gün aniden size olan tavrı değişir.
Anlayamazsınız bir türlü anlatamazsınız ... Sanki o adam gitmiş yerine ikizi gelmiştir. Midenize ağrı girer , ağlarsınız gizli gizli masanızda....Sonra bomba gelir ....Adam nişanlıdır darataaaaaaammmm....İşte katil olmanız için süper bir neden...Ama gidipte vuramazsınız hele ki bir de aşık olduysanız bide adama acımaya başlarsınız." Ay canım demek ki mutsuz "gibi Ahmakça davranışlarda bulunursunuz. Mutlu olsun diye yapmadığınız şebeklik kalmaz.Ama sonuç hiç değişmez. Size bir kez sadece sarılsın diye hayaller kurarken adam sizi çoktan hayatınızdan çıkamrıştır.
3)Süper rol yapan erkekler : Bence en kötüsü bu tip erkeklerdir. Bunları görünce hızlı adımlarla kaçın derdim ama maalesef bu imkansızdır. Çünkü bu tipleri gördüğünüzde maalesef ona doğru koşarsınız. Bu tipler siz ve çevrenizdekiler tarafından son derece sevilir. Hiç yılmadan aylarca sizi sevgi kelebeği yapar. Aslında ilk bakışta birinci maddedeki adam tipine benzetsek te bu onun kaçmayan modelidir. Şimdi bu tip erkekler size güzel bir biçimde evlenme teklif ederler. Mutluluktan uçarsınız hatta çevrenizdeki hiç bir evlenme teklifi de sizin kadar şahane olmamıştır. Amaaaaa gelin görün ki bu erkeklerin içinde hala yaşamak istediği bazı şeyler vardır. Size hissettirmeden bunları yaşamaya başlar. Sonra ne mi olur ? Evlenirsiniz bu adamla çünkü sizden iki kat daha fazla ister evlenmeyi. İmzalar atıldıktan sonra herşey değişir. Ona sarılmak hayal olur , sizi aşağılar kendi eksikliklerini kapatmak için , telefonda mesajlarını bulursunuz siz nişanlıyken yediği naneleri anlatan .... Sizinle siz olduğunuz için değil çevreye gösteriş yapmak , yemek yemek , ütüsünün yapılması gibi kendisine göre son derece makul! nedenlerle evlenmiştir. O sırada kurdeşen , zona vb. tüm hastalıkları geçirmeniz de işte bu hayallerinizin yıkıldığı anlarda yaşarsınız. Ama merak etmeyin sonra bu adam itinayla sizi suçlaya suçlaya kaçar. Fakat gelin görün ki bu tip adamlara da sosyal , iş çevrelerinde hala adam gibi muamele ederlerki bu da en acı gerçektir.
4) Kendi içinde çelişen erkekler : Bu tip erkekler aslında insana en az zararı veren erkeklerdir. Bunlar bir kızdan hoşlanıp hoşlanmadığını anlayamazlar. Gel gitleri vardır. O yüzden de son derece dengesiz olup ancak kibar olduklarından ve yüreğinize zaten çok dokunmadıklarından dolayı böyle kin falan beslemezsiniz bu kişilere. Sadece ara ara düşünürsünüz ne oldu diye ama 5 dak dan fazla sürmez....Şunu da belirtmeliyim ki bu erkek den ümidinizi kesin çünkü o uzuuun yıllar kendi içinde çelişmeye ve aklını kullanmamaya niyetlidir. Ve laf aramızda bu tiplerde aslında size en uygun da tiplerdir. Ama anacım adam farkedemedikten sonra uygun olsa ne olur uygun olmasa ne olur ....:)))
5) Yaşça büyük ama beyince aynı büyüklüğe sahip olamayan erkekler : Şimdi başlığı bu şekilde atıyoruz ama bu konu başlığına gelmek çok kolay olmuyor. Şimdi bu tip erkekler Allah vergisi pek bir genç gösterirler. Zaten çoğunluğu minyon olur. İlk tanıştığınızda minimum 7 yaş yaşlarını küçültürler. Hani sanki insanlar onunla yaşına göre beraber olucakmış gibi . Hatta bırakın yaşlarını yaşam tarzlarını bile yanlış aktarırlar. Çocuğu varsa yok , yoksa var gibi duruma göre değişir sabit durumları. Bir yandan da bunlar iyi de insanlardır. Hatta öyleki siz yalan söylediğini anlayınca nedense üzülürsünüz onlar için , birde sanki siz yalan söylemişsiniz gibi de ezilirsiniz karşılarında . Bu tipler kızları  , araba , yaş , meslek , gittikleri yerleri atıp tutarak kandırmaya çalışırlar. Ama burdaki asıl dramatik durum siz de bu adamlara itinayla aşık olursunuz. Çünkü her zaman yanınızdadır , sevgiyi inanılmaz güzel ifade ederler. Hele biraz da safsanız öyle güzel mutlu ederler ki sizi... Çünkü hem sevgilileri vardır , hem de herşeyi yaşarlar bir yandan .... Siz bu kişinin ne mal olduğunu anladığınızda bile yüzüne vuramazsınız. Sanıyorum bu tip erkekler de şeytan tüyü var. Hele bir de dolaylı yoldan sizden sonra bu kişilerin aynı yalanlarla başka birilerini kandırmaya çalıştığına şahit olduğunuz anda artık eğlence ve acıma duygusu başlamış demektir. Allaha havale eder bir de yazık diyip acıyıp yolunuza devam edersiniz.
6) Seven , sahip çıkan ama renksiz erkekler: Bu tipler sevdiğini sahiplenir , içinde aldatma iç güdüsü asla barındırmaz.Hatta evlenir ve evlilik hoşuna gider. Siz çevrenizdekilere mutluluk rolü yaparsınız , sonra o role alışır mutlu olduğunuzu sanarsınız. Çoluk çocuk hepsi olur ama adamın sizle alakası , size sevgisi ,süprizi yoktur. Her akşam aynıdır , her sohbeti aynıdır. Siz hep idare edersiniz , sadece siz sevmeye başlarsınız ve bundan haz duyarsınız. Bu erkeklerle birlikte olan kadınların hayatı garantidir , ama mutlulukları için aynı şeyi söyleyemeyiz. Yine de ideal erkek kulvarına rahatlıkla sokabiliriz. Çünkü ne mutluluk vaad eder , ne mutsuzluk ama sonuç sonsuza dek evlisinizdir.

İşte bu kadar sevgili dostlar.... Şimdi kafanızda birşeyler , bir isimler belirmeye başladığınızı duyar gibiyim. Bunları benim yaşadığımı düşünüyorsanız tamamen yanılıyorsunuz. Elbet yaşadıklarımda var ama bu maddeler çevremdekilerin hikayeleri harmanlanıp oluşturuldu. Kimse üstüne alınmasın...

Sevgiyle kalın ....

2 Aralık 2010 Perşembe

Meleklere olan tutkum

Melekleri ve su kürelerini çok severim. Hele ki Tchibo'da Melekli Su Küresi görünce delirdim veeee tabiki aldım .... Bir de resmini çektim tabi ki aklınızda bulunsun eğer melekli bir obje , biblo vb. görürseniz mağazanın adını verirseniz çok sevinirim.


Bir de peçeteyi kolay bir usulle muma aktardım pek bi şirin oldular....